Sade kek pişirdim ve sizi hayal dünyama davet ediyorum! Böylece gerçek dünyayıda size göstermiş olurum!
Kokluyorsunuz ama nefes almıyorsunuz! Aslında iki delik var ama bir yer’e gidiyoruz! Ama birleşmek çok önemli! Hatta enteresan! Birçok defa ayrılmak gerekiyor! Tam olarak çiftleşiyorsunuz!
Çünkü sarmaşıklar kuzgunlar için değildir! Bunu herkes biliyor diyorsunuz! Karmaşık oluyorsunuz! Bu hiç sevimli değil diyorsunuz! (Karmaşık – olmayana, sevimsiz değil demiş! Sadeliğe önem vermiş oluyorsunuz!) Böylece sadelik önemsiz bir şeymiş gibi yapıyorsunuz!
Ama durmak bilmeyen isteğinizi istemiyormuş gibi de yapıyorsunuz! Kahverengi ten rengi olsun ama dudakları kırmızı olsun derken! Karıncayı iteyim ama belini incitmeyeyim diyorsunuz!
O sırada dişlerini geçirmesiyle bütün koku duyunuzu kaybettiğinizi biliyorsunuz! Ama tüm bunlara inat koklayacağım deyip duruyorsunuz!
Çikolata yiyorsunuz! Ama şeker tüketmiyorsunuz! Beyin deyip duruyorsunuz ama hiçbiriniz yemiyorsunuz!
Özlemek ne demek biliyor musunuz! Yarım kalmak diyorsunuz! Özünde yarım kalan, sakın unutmayın! Sadece siz oluyorsunuz! Dizlerim kanayınca yaralanan, yaralanınca da dizleriniz ben oluyorum! Yine de kaybetmiyorsunuz! Dizlerinizi!
Daha basit olacağım değil de sade olacağım demek lazım! Daha çok çalışacağım değil de üreteceğim demek lazım! Var olacağım değil de varım demek lazım! Tüm korkuları yenip çok sevmek lazım! Eğer onu yenemiyorsanız! Yenilmesini sağlayın!
Ya da kazanmak için yenilenin!
Sade kek!
Düşük kelimelerin ardından yükselen sesi duyuyor musunuz? Size düştüğünü yüksek sesle söylüyor! Yoksa onu kaldıramazsınız! Eğer tepki vermezseniz hiçbiriniz kalkınamazsınız!
Manevi gerekçelerle uyuttuğunuz ruhları! Ahlaki değerler vererek kurutuyorsunuz!
Huzur bulmak için taşıdığınız bir yük olsa bu kadar huzursuz olamazdınız!
Kusur bulmak için yüklediğiniz bir anlam olsa bu kadar kusursuz olamazdınız!
Bu yüzden sizi hayal dünyama davet ediyorum! Böylece gerçek dünyamı size göstermiş olurum!
Biliyor musunuz? Kimse izlemiyorsa yapacak pek bir şey kalmıyor. Kimisi attığınız adımları izliyor! Kimisi atamadığınız! Hataları izleyenle faydayı konuşup, sırtınızı dönüyorsunuz!
Bu yüzden bu dünya da herkes 19 yaşında bilge oluyormuş gibi geliyor bana! Ve çok çabuk yaşlanıyor birileri! Düşünsenize şu an beni izliyorsunuz! Bazen çıplakken bazen de sırtımı dönüyorum!
O zaman!
Hayal dünyamı gerçekleştirmek için bunları anlatmam gerekiyordu! Diyerek veda ediyorum! Eyvallah!