Göklere uzanıyorum şimdi!
Yamaçları yalayan,
sivri bir rüzgarla savaşacağım!
Patikanın hizasında dizlerimi kırmış bekliyorum.
Adeta, Tanrının üflediği bir yelken gibiyim!
Üstümde, mandallanmış bulutlar var.
Birde, şimdi çıkacak fırtınanın esintisi.
Dedim ya, göklere uzanıyorum şu an.
Süsleyin, demir almış gemiyi!
Eskiden kalma bir bahar yağıyor göklere.
Islanmak isteyen çiçekler var.
Birde dökülen yaprakları.
Sonra ayaz mı ayaz burası.
Göklere kadar uzanıyor.
Dedim ya!
Resimleri hep mavi ve güneş tembellik ediyor.
Tıpkı, bir başlangıcı olmayan hayat! Senin sonuna gelmiş gibi!
O sıra bağırıyorum sana işte.
Tanrım diyorum!
Tanrım!
Anla beni.
Bir kaç yıldızla, biraz karanlık dağıtıyorsun.
Ellerimi iki yana açarak, efkarını dağıtıyorsun.
Her seferinde acılarımı, vicdanına bağlıyorsun.
Yinede beni yalnız bırakıyorsun.
Anla artık diyorum. Anla!
Sen üfle! Bırak bana gerisini!
Bir yazımı beğenmenizle fark ettim sizi. İyi ki fark etmişim. Sıkı bir takipçiniz olacağım anlaşılan. Tebrikler…
Ah, çok teşekkür ederim. Güzel enerji hissettim. Karşılıklı etkileşim. Beklerim.
Aynı kimlikle mi devam etmek istiyor?
Fabulous post
Thanks ☺️