where is human?
  • Home
  • Tıps
    ihtiyar bedenin yeteneği

    ihtiyar bedenin yeteneği

    Grafik

    Grafik

    Bok Gibi

    Bok Gibi

    Estiler

    Estiler

    Merhem

    Merhem

    Ağacın Dibi

    Ağacın Dibi

    Herkes Isırır

    Herkes Isırır

    Hafif Yağmur Çiseliyordu

    Hafif Yağmur Çiseliyordu

    Tanrının Ona İnanmamıza İhtiyacı Yok

    Tanrının Ona İnanmamıza İhtiyacı Yok

    Trending Tags

    • Deneme
    • Edebiyat
    • Erotik Edebiyat
    • Ruhsal Gelişim
    • Şiir
  • Phılosophy
  • Musıc
    Köpük Yılı

    Köpük Yılı

    Babam Öldü benim

    Babam Öldü benim

    Bok Gibi

    Bok Gibi

    Nightshade

    Nightshade

    Mary Jane

    Mary Jane

    Almış Bizi Saçaklarına

    Almış Bizi Saçaklarına

    Blind Dog

    Blind Dog

    Bir Kadını Sevecekseniz Böyle Sevin

    Bir Kadını Sevecekseniz Böyle Sevin

    Bir Bilseydik

    Bir Bilseydik

  • Book
  • Contact
  • Home
  • Tıps
    ihtiyar bedenin yeteneği

    ihtiyar bedenin yeteneği

    Grafik

    Grafik

    Bok Gibi

    Bok Gibi

    Estiler

    Estiler

    Merhem

    Merhem

    Ağacın Dibi

    Ağacın Dibi

    Herkes Isırır

    Herkes Isırır

    Hafif Yağmur Çiseliyordu

    Hafif Yağmur Çiseliyordu

    Tanrının Ona İnanmamıza İhtiyacı Yok

    Tanrının Ona İnanmamıza İhtiyacı Yok

    Trending Tags

    • Deneme
    • Edebiyat
    • Erotik Edebiyat
    • Ruhsal Gelişim
    • Şiir
  • Phılosophy
  • Musıc
    Köpük Yılı

    Köpük Yılı

    Babam Öldü benim

    Babam Öldü benim

    Bok Gibi

    Bok Gibi

    Nightshade

    Nightshade

    Mary Jane

    Mary Jane

    Almış Bizi Saçaklarına

    Almış Bizi Saçaklarına

    Blind Dog

    Blind Dog

    Bir Kadını Sevecekseniz Böyle Sevin

    Bir Kadını Sevecekseniz Böyle Sevin

    Bir Bilseydik

    Bir Bilseydik

  • Book
  • Contact
where is human?
No Result
View All Result

Tekamül Marifettir

by Mutlu Ereriş
Ekim 19, 2025
Share on FacebookShare on TwitterShare on Email

“m.o. 5. yyda hakikat: bilmiyoruz
 m.s. 8. yyda hakikat: biliyoruz
 m.s. 18. yyda hakikat: bilebiliriz
 m.s. 19. yyda hakikat: bilebilir miyiz?
 m.s. 20. yyda hakikat: bilemeyiz
 m.s. 21. yyda hakikat: bilmeli miyiz?”

“Rami” küçük köyünde, etrafın yeşil olmasını, temiz olmasını, adaletin birliğin olmasını isteyen, yağız bir delikanlıydı.. Düzene hiç isyan etmez ama düzensizliğe pek dayanamazdı.. Ailesinden, kimseye benzemez.. Pek kitap okumazdı..

Yine de hak ve haksızlık mevzu olduğunda kendini tutamaz, herkese hakkını verirdi.. içinden nasıl geliyorsa öyle yaşamak diyordu buna.. Çözemediği şey diğerlerinin içinden gelenlerdi..

Bir gün köy meydanında oyalanırken köy halkının yaptığı hararetli sohbete kulak misafiri oldu.. Köyün sakinlerinden büyük saygı gören, aklı selim kişi “İmam Sami” hakkında konuşuyorlardı..

Dediklerine göre “Sami”.. Bir süredir camiye gelen yeni yollar inşa ediyordu.. Bunu neden yapıyor olabilir diye soran, ahaliye.. İhtiyarlar “canı sıkılmıştır”, gibi cevaplar veriyorlardı.. Bazı gençler zaten camiye giden yol var.. Durup dururken el arabasıyla bir sürü taş toplayıp, yeni patikalar düzenliyor olmasına anlam veremediklerini söylüyordu..

İçlerinden bir tanesi yeni geçiş yollarının başında tabelalar olduğunu ve her yola bir isim verdiğini söyledi.. “Allah Allah” diye uğultular yükseldi birden.. Tüm köy halkı merak içindeydi.. Lakin her köyde olduğu gibi, gidip olanları sormak kimsenin aklına gelmiyordu.. İlmine güvendikleri imamın elbette bir bildiği vardır.. “Hikmetine sual olunmaz”, deniyordu..

Sevdikleri, saydıkları imama yardım etmeyi çok istemişlerdi.. Fakat “Sami” net bir dille, reddetmişti bu teklifleri.. Biraz da bu yüzden çekiniyorlardı..

Bütün bunlar üzerine “Rami”, daha fazla dayanamayıp camiye gitmeye karar verdi.. Cami köy meydanından daha aşağıda, ama yüksek bir tepede bulunuyordu.. Camiye inen yokuş dik olduğundan yavaş hareket etmek zorunda kalıyordunuz.. Duydukları Rami’nin aklını bulandırmıştı.. Ve bir an evvel ulaşmak için hızlı hareket etmeye başladı..

Camiye vardığında ahalinin bahsettiği gibi “Sami” patikaları taşlarla belirlemiş ve her girişe bir isim vermişti.. Yaptığı beş adet yolun hepsi farklı yönleri işaret ediyordu.. Caminin sol tarafında kalan bölüme bile, yol yapmıştı.. Orada cami ve ormanı ikiye ayıran, hızlı akan, serin bir dere vardı..

“Rami” merakla patika isimlerine bakmaya karar verdi.. Dere tarafından gelen patikanın üstündeki tabelada “şeriat” yazıyordu.. Camiye inerken kullandığı yokuşun sonunda duran tabelaya ise “tarikat” yazılmıştı.. Sağ tarafta ormanın içinden gelen bir patika vardı, bu patikanın ismi “tefekkür” idi.. Caminin arkasında kalan bölümde ise “hakikat” tabelasını gördü.. Son patika diğer köylere ve dünyanın geri kalanına giden yola bağlanmış, ismi “tekamül” konmuştu..

“Rami” olan biteni hiç anlayamıyordu.. “İmam Sami” bir işler çeviriyor olmalı diye düşündü.. Caminin etrafında düşünceli biçimde dolandıktan sonra “İmam Sami” ile konuşmaya karar verdi.. “Tarikat” patikasından geçerek, caminin kapısından içeriye girdi.. Az önce içindeki uğultudan muzdarip olan delikanlı.. Ayakkabısını çıkarıp içeriye adım atınca, birdenbire içini büyük bir huzur kapladı..

Halının üstünde büyük motifler ve düzenli çizgiler vardı.. “Rami” sizinde anlayacağınız gibi pek dindar sayılmazdı.. Camiye neredeyse hiç gelmemişti.. Küçük bir çocukken babasını kaybetmiş o günden sonra ise camiye gelmeyi kesmişti.. Yine de şu an içinde bulunduğu ortam onu içine çekiyordu.. Ve cevaplanması gereken sorular vardı..

“Rami”, İmam Efendi diye seslendi.. Üstünde duran kubbe sesinin gür çıkmasını sağlıyor.. Ve mekanın her yerine eşit miktarda yayılan bu sesi bedeninde hissediyordu.. Bu mistik yerde aradığı cevapları bulmak için bağırmasına gerek yoktu.. “Sami” buradayım diye cevap verince yanına doğru ilerledi ve Selamünaleyküm diyerek soruları olduğunu belirtti.. “İmam Sami” gülümseyerek, Hoş gelmişsin Aleykümselam dedi.. Ve buyur evladım diye ekledi..

  • “İmam Efendi” köy meydanında bir sohbete kulak misafiri oldum.. Patikalar inşa edip, bu patikalara bazı isimler vermişsin.. Herkes nedenini merak ediyor, ama size sormaktan çekiniyordu.. Ben sebebini öğrenmeye geldim.. Yardım da kabul etmemişsin.. Nedir ki bu patikaların ilmi? Lütfetsen de bana bir anlatsan?
  • İyi etmişsin evladım.. Aslında çevreyi düzenliyordum.. Kimin ne zaman, nereden çıkıp, yüce Allah’a sığınacağını bilemeyiz.. O yüzden yürüdüğümüz yollar olmalı diye düşündüm..

  • Peki neden yardım kabul etmedin? “İmam Efendi”.. Biz de yardım etseydik sana bu güzel düşüncen için..

  • Teşekkür ettim evladım.. Minnettar kaldım.. Kulun gönlünde yatanı bulmadan ve kulun rızası olmadan, yardım almak/etmek adetim değildir.. Bu patikaları o yüzden inşa ettim..

  • Tabi sen daha iyisini bilirsin, “İmam Efendi”.. Ama gönlünde olanı bulmaya nasıl yardım edecek bu patikalar?

  • Her patikaya bir isim verdim, evladım.. Dere tarafından gelen patikanın ismi “şeriat” su kaynağına götüren yol anlamına gelir.. Hayatta kalmak için çabalar durursun.. Sana tokat atana, sende tokat atarsın.. Bu dert sana kuldan geldi sanırsın.. Değişmeyen yasaların olur.. Kısasa kısas.. Çünkü, “şeriatın kestiği parmak acımaz” evladım.. Yokuşun bittiği yola bağlanan patikaya “tarikat” ismini verdim.. Birlikten kuvvet doğar anlamına gelir.. Hayatta kalabilmek için paylaşman gerekir.. Sana tokat atana, şöyle bir döner bakarsın.. Aslında bu dert sana kimden geldi bilirsin.. Yine de mesajı getiren ulağı bir görmek istersin.. Çünkü, “tarikat sana aynadır” evladım.. Caminin arkasındaki patikaya “hakikat” ismini verdim.. Sadakat, doğruluk, bağlılık, kadirbilirlik, anlamına gelir.. Sana tokat atana, dönüp bakmazsın bile.. Bu dert sana yüce Allah’tan geldi bilirsin.. Mesajı getiren de onun eseridir.. Çünkü, “hakikat sensin” evladım..

  • Peki diğer iki patika? Neden sustunuz? Anlatın bana öğrenmek istiyorum.. “İmam Efendi”

  • Ormanın içine giden patikanın ismini “tefekkür” koydum evladım.. Hayrete düşmek anlamına gelir.. Kul bu durumda derin düşünür.. Ne oldu da benim başıma bu geldi.. Neden bana bunlar oluyor? der.. Kendini arar durur.. Boşlukta kalır.. Doğaya döner.. Sonra yolculuğa çıkar.. Çünkü, “hakikati bulmak kolay değildir”” evladım..

  • Peki son patika? Ne olur susmayın, anlatın “İmam Efendi” ..

  • Son patika dünyanında sonudur evladım.. Artık nereden geldiğini nereye gittiğini bilirsin.. Yaşamdan sonsuzluğa yükselirsin.. O patikanın ismini “tekamül” koydum.. Elbet bir gün sende göreceksin..

  • “İmam Efendi” Babamı kaybettikten sonra camiye hiç gelmedim.. Lakin şu an buraya iyi ki gelmişim.. İçimde sorulacak bir sürü soru varmış.. Allah senden razı olsun.. Ama buraya her zaman gelebilir miyim?

  • Sen “şeriatın” içinden geldin.. “Tarikat” yolundan geçtin.. Şimdi “tefekkür” ormanına gireceksin.. Buraya geri dönmek istediğinde hangi yolu seçtiğin önemli değil.. Çünkü bu camiye varacaksın.. “Hakikate” varmak için ulaşacağın tek yer burasıdır.. “Tekamül marifettir” evladım!

“m.o. 5. yyda hakikat: bilmiyoruz
 m.s. 8. yyda hakikat: biliyoruz
 m.s. 18. yyda hakikat: bilebiliriz
 m.s. 19. yyda hakikat: bilebilir miyiz?
 m.s. 20. yyda hakikat: bilemeyiz
 m.s. 21. yyda hakikat: bilmeli miyiz?”

Mutlu Ereriş

Bunu beğen:

Beğen Yükleniyor...
Tags: Ruhsal Gelişim
Previous Post

Dalganın Üstünde

Next Post

Aforoz

Mutlu Ereriş

Mutlu Ereriş

Related Posts

ihtiyar bedenin yeteneği
Phılosophy

ihtiyar bedenin yeteneği

Ekim 20, 2025
Artist
Phılosophy

Artist

Ekim 17, 2025
Grafik
Phılosophy

Grafik

Ekim 19, 2025
Bir Kalabalık
Phılosophy

Bir Kalabalık

Ekim 17, 2025
Bu Yaşta Çocuk Olmak
Phılosophy

Bu Yaşta Çocuk Olmak

Ekim 17, 2025
Meditasyon Rehberi
Phılosophy

Meditasyon Rehberi

Ekim 17, 2025

Comments 17

  1. Biriktirdiklerim says:
    6 yıl ago

    Tüylerim diken diken oldu okurken yuregine sağlık ???

    Yükleniyor...
    Yanıtla
    • mutlu says:
      6 yıl ago

      O zaman şifayı hissettin ?

      Yükleniyor...
      Yanıtla
      • Biriktirdiklerim says:
        6 yıl ago

        Kesinlikle??

        Yükleniyor...
        Yanıtla
  2. shuenough says:
    6 yıl ago

    ??????

    Yükleniyor...
    Yanıtla
    • mutlu says:
      6 yıl ago

      ?

      Yükleniyor...
      Yanıtla
  3. bengisatiir says:
    6 yıl ago

    Neden bunca güzel yazanlar bunca göz önünde değil ben en fazla bunu anlayamıyorum

    Yükleniyor...
    Yanıtla
    • mutlu says:
      6 yıl ago

      Belki burnunun ucundadır 🙂

      Yükleniyor...
      Yanıtla
  4. gulcanaksoy says:
    6 yıl ago

    Mutlu beni şaşırttın. Nedenini sorma. Belki senden böyle bir yazı beklemediğimden. Hakkında nasıl bir kanım oluştuysa artık. Çok güzel. Yüreğine sağlık.

    Yükleniyor...
    Yanıtla
    • mutlu says:
      6 yıl ago

      Teşekkürler.. Kanıyı merak ettim doğrusu.. 🙂 Keyf olsun yakışmamış mı?

      Yükleniyor...
      Yanıtla
      • gulcanaksoy says:
        6 yıl ago

        Yakışmış. Hatta müthiş olmuş.

        Yükleniyor...
        Yanıtla
        • mutlu says:
          6 yıl ago

          Oh mis.. Şifa olsun..

          Yükleniyor...
          Yanıtla
  5. albaraz says:
    6 yıl ago

    Ben bu konuyu pek sevdim ve bu yazı ile de -mümkün olduğunca- özümsedim.
    Tebrik ediyorum, çok etkileyici olmuş.

    Yükleniyor...
    Yanıtla
    • mutlu says:
      6 yıl ago

      Bu haftanın odağındaki konu buydu.. ? Şifa olduğuna sevindim.. Teşekkür ederim..

      Yükleniyor...
      Yanıtla
  6. DC says:
    6 yıl ago

    Ne diyeceğimi bilmeyi severim, ve bilemediğimde ürperirim. Sen…Evet aslında….Bence de…En iyisi, sonrakine geçeyim…:)

    Yükleniyor...
    Yanıtla
    • Mutlu Ereriş says:
      6 yıl ago

      Pozitif olduğumdan pozitif alıyorum. Keyf olsun.. 🙂

      Yükleniyor...
      Yanıtla
      • DC says:
        6 yıl ago

        öyle 🙂

        Yükleniyor...
        Yanıtla

DC için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kopyalanamaz © 2012 whereishuman. Ellerimle yaptım & Mutlu Ereriş

No Result
View All Result
  • Home
  • Tıps
  • Phılosophy
  • Musıc
  • Book
  • Contact

Kopyalanamaz © 2012 whereishuman Ellerimle yaptım & Mutlu Ereriş

%d