Dünyanın bir ağaç olmadığını ispatlayabilir misin? Hatta bir ağacın kökü değil, der misin? Biz karıncalardan farklıysak farkımız nedir? Anlatsana bana!
Bilgi küçük kaplara konularak yudum yudum içtiğimiz bir bardak dolusu kelime mi sence! Edebiyat bilgiyi istediği şekle sokan bu zihin açıcı görevini, her zaman yerine getirecektir. Evet! Dünya, kökleri bakımından bir ağaçtır. Neredeyse tüm dallarını keşfetmek için yanıp tutuştuğum, koca bir ağaç. Alevlere karşı dayanıksız olsa da ancak yapraklarını tutuşturabilirsin Ve bir sonraki mevsim yine bahar olacaktır. Nefes alabilmen için imdadına yetişen dünya, nesiller boyu sürecek olan mükemmel bir varlık tohumudur! Yeşillenmiş ve sürekli içinden yaşam fışkırıyor gibi! Ama biz karıncalardan farklıyız! Ağacın için-de yada köklerin-de değil! Yaşamın ve dünya ağacı’nın içinde yolculuk ediyoruz! Anladığım kadarıyla insan düşünme yeteneğini hiç düşün-me-yen can-lı-lar-ın-kin-den daha yüce bir özellik san-mış ama biraz düşününce bak bakalım ortaya ne çıkacak!
Şu an’a kadar gayet iyi gidiyorsun. Dünya bir ağaç olabilir ve karıncalardan farklıyız gibi! Peki ortaya ne çıkacak?
Düşünmek elzem olmaktan çıkıp, hayatla mücadele et-me saf-sa-ta-sı-na dönüşüyor. Asker, Politikacı, İşçi, Mühendis, Mimar, Tecavüzcü, Korkak, Katil, Sı-ra-dan vb; insanlardan olmayı tercih etmek zorunda kalıyorsun! İnsan’ı karınca olmaktan farksız kılan şey düşünmek sanki! Karıncaların düşüncelerden var olmadığını hemen anlıyorum! Ağaçtaki meyve’ye göz dikenlerin aslında karıncalarla beslenmediğini düşünmek, sadece insanın va-ra-ca-ğı bir sonuç!
Son günlerde ürettiğimiz her şeyin sonucu, payımıza düşenin ebatları, karıncaları intihara sürükleyebilecek boyutlara vardı! Meyve için karıncaları tüketen insan, karıncalardan farklıdır! Belki bir karınca yiyen ya da düşünme hastalığına tutulmuş nihai tüketici oldular, kimbilir! Sonuç’ta insan bu dünyanın meyvesi olduğunu anlayabilecek safhaya gelmeden bu tür soruları yanıtlamayı anlamlı bulmuyorum!
Konu baya farklı bir seviyeye geldi! Dünyanın bir ağaç olduğu kesin gibi ve karıncalardan farklı olduğumuz, ne dersin?
Bir ağacı kesip, dönüştürüp, üstüne yazıp, sonra okuyup, buruşturup, atıp, yer yer çiğneyip, yer yer yakıp, sık-lık-la yok edip, yeni bir ağaç kesiyorsan! Aslında meyveleri yere dökülen ağacın, yeniden meyve vereceğine gü-ven-di-ğin-den yapıyorsun Ve ağaçların ürettiğine bunu yapıyorsan, dünyanın ürettiğine de yapacaksın! Dünyanın insan üretimi bugün tam da bu nokta da! Meyvelerini çiğniyorlar, çünkü yeniden çıkacak! Ha karınca ha insan ne fark eder!
Ben size, bilinç, ağaç ta yetişmiyor demek istiyorum!
Kendinizi tatlı, sulu, körpe meyveler sanmayın!
Dü-şün-dük-çe ağaçları kısır ediyorsunuz!
Yapmayın!
Saygılar!
Mutlu Ereriş
Kopyalanamaz © 2012 whereishuman. Ellerimle yaptım & Mutlu Ereriş


















